29 Kasım 2011 Salı

“Storytime”

Finlandiya’nın medarı iftiharı Nightwish, bir hafta sonra üzerinde uzun zamandır çalıştıkları son albümleri “Imaginaerum”u piyasaya sürecek. 2007’de yayınladıkları ve çok beğenilen/çok satan “Dark Passion Play”in ardından 2009’da yayınladıkları “Made in Hong Kong (And in Various Other Places)” adlı DVD’den bu yana yeni albümleriyle uğraşan grup, internet üzerinden epeydir albüm kayıtlarıyla ilgili bilgileri hayranlarına iletmekteydi zaten. Konsept albüm olduğu açıklanan “Imaginaerum”dan çıkan ilk tekli ise “Storytime”. Tuomas Holopainen’e göre albümün geneli hakkında çok iyi bir fikir edinmemizi sağlayacak kadar etkili, hatta bir önceki albümün ilk teklileri “Eva” ve “Amaranth”ten çok daha iyi olmuş “Storytime”. Yani grubun beyni ve klavyecisi şarkıya bayağı güveniyor. Fakat işin aslı şarkı, kalite bakımından bırakın “Eva” ve “Amaranth”i, “Dark Passion Play”deki hiçbir şarkının yanına yaklaşamıyor.



Yine Holopainen’e göre 1982 tarihli “The Snowman” filminden feyz alınarak yazılan fantastik şarkı “Storytime”, sözleriyle ayrıca Peter Pan ve Alice’e de göndermelerde bulunuyor. Klibinde de, Nightwish’in de epeyce katkıda bulunduğu ve son albümleriyle aynı ismi taşıyan “Imaginaerum” isimli filmle bağlantılar mevcut. Filmde yer alan grup üyelerinin filmdeki hallerini gördüğümüz klip, “The Islander”ın aksine tamamen fantastik değil, daha çok klibin yapım aşamasını anlatan kısa bir belgesel tadında olmuş. Yani Pamuk Prenses tandanslı klibin hem son derece fantastik olan kendisini, hem makyaj aşamasını ve yeşil ekranı gördüğümüz perde arkasını izliyoruz. Fakat klibin diğer Nightwish kliplerinden farklı olma çabasını bir kenara bırakıp şarkının kendisini ele alırsak, söylenecek şeylerin sınırlı olduğunu ve şarkının pek iç açıcı bir Nightwish şarkısı olmadığını kabul etmek gerekiyor. Gaz gitar rifleriyle başlayan şarkının nakaratının akılda kalıcı olması kendisinin artısı, fakat bu şarkıyı kurtarmaya maalesef yetmiyor. Anette Olzon’un sıradan vokali ve klipteki antipatik tavırları zaten en baştan şarkıya karşı tavır almamıza neden oluyor. Grubun davulcusu Jukka Nevalainen’in kötü ritmlerinin daha da vasatlaştırdığı şarkıyı Holopainen’in klavyeleri (Klavyelerde “Ever Dream”in etkisini fark eden olmuştur muhtemelen) bile kurtaramıyor ne yazık ki. Gitarist Emppu Vuorinen’in başarılı sololarından birinin de duyulmadığı şarkının elle tutulur hiçbir yanı kalmıyor.
“Storytime”, ciddi manada ‘olmamış’ bir Nightwish şarkısı. Hatta biraz daha ileri gidip bu şarkının şimdiye kadarki en kötü Nightwish şarkısı olduğunu bile söyleyebiliriz. Tuomas Holopainen haklıysa ve bu şarkı albümün tamamı hakkında fikir sahibi olmamızı sağlıyorsa – ya da “Imaginaerum”un tamamı bu şarkı gibi şarkılardan oluşacaksa (Ki temennimiz “Storytime”da sesinden mahrum kaldığımız bas gitarist/vokalist Marco Hietala’nın sesini albümde sıkça duymak), Nightwish’in en kötü albümüyle karşı karşıyayız demektir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder