23 Ocak 2014 Perşembe

Gösterime Girmesi Merakla Beklenen 15 2014 Filmi



2013’ün En Çok Merak Edilen Filmleri’ni değerlendirdikten sonra, bu yıl gösterime girecek olan filmlerden on beş tanesini seçip kendilerinden kısaca bir söz edelim dedik. İşte 2014 yılında izleyeceğimiz filmlerden bazıları:


15) “Captain America The Winter Soldier”: Çok iyi bir tanıtım posterine ve beklentiyi aşan gaz bir fragmana (Hellicarrier bu kez düşüyor!) sahip filmde, ilk filmden ve “The Avengers”dan aşina olabileceğiniz Chris Evans, Scarlett Johansson, Cobie Smulders ve Samuel L. Jackson var. Kadroya katılan isimse Robert Redford. Fragmandaki sahnelerine bakılırsa The Winter Soldier’ın (Sebastian Stan) karizmatik göründüğü filmde (“The Dark Knight”ta Joker’in yol ortasında durduğu sahneye benzeyen etkileyici bir an var örneğin) aynı zamanda, çizgi-romana aşina olanların merakla beklediği Falcon (Anthony Mackie) da görülüyor. Yönetmenler, “You, Me and Dupree”den bildiğimiz Joe Russo ve Anthony Russo.


14) “The Zero Theorem”: “Brazilın yönetmeni Terry Gilliam, tekrar köklerine dönüp, fragmanından belli olduğu üzere estetik bağlamda seyirciyi çok şaşırtacak gibi görünen bir bilim-kurguya imza atmış. Çekimleri Bükreş’te yapılan “The Zero Theorem”, bilgisayar dehası bir bilimadamının fütüristik hikayesini anlatıyor. Başrolde iki Oskar ödüllü harika aktör Christoph Waltz, David Thewlis, Ben Whishaw ve Oskarlı aktris Tilda Swinton var. 


13) “Her”: 2002 tarihli film“Adaptation”dan beri kendini merakla takip ettiren yönetmen Spike Jonze, kıymeti resmen bilinmeyen oyuncu Joaquin Phoenix’i başrole taşıyarak yine sıradışı bir yapıma imza atmış. 5 dalda Oskar’a da aday olan film (Akademi Phoenix’i ne yazık ki es geçmiş), boşanmanın eşiğindeki yalnız bir yazarın, sanal bir varlık olan Samantha ile ilişkisini anlatıyormuş. Filmin son derece özgün ve çarpıcı olduğu söyleniyor.


12) “Guardians of the Galaxy”: Marvel’ın bu sıradışı uyarlaması, bir nevi “The Avengers” tadında, ancak bu kez ana kahramanlar biraz garip: Babası uzaylı, annesi insan olan Star Lord (Chris Pratt), Vin Diesel’ın seslendireceği Groot, suikastçı bir rakun (Bradley Cooper), Thanos’un üvey kızı Gamora (“Avatar”dan ve “Star Trek”ten tanıdığımız, bilim-kurguya besbelli bayağı aşina olan Zoe Saldana) ve profesyonel güreşçi Dave Bautista’nın canlandıracağı Drax. Film bir uzaylı istilasını ve bir araya gelen bir ekibin dünyamızı korumaya çalışmasını anlatacak. Yönetmen James Gunn.  


11) “Dawn of the Planet of the Apes”: Şaşırtıcı derecede başarılı olan “Rise of the Planet of the Apes” gişede çok iyi iş yapıp bir de üstüne iyi eleştiriler alınca, devam filmi kaçınılmaz oldu. İlk filmin yönetmeni Rupert Wyatt, bu kez bayrağı “Cloverfield” ve “Let Me In”e imzasını atmış olan sinemacı Matt Reeves’e teslim etmiş. Kadroda ise Gary Oldman, Judy Greer, Kodi Smit-Mc Phee ve ilk filmden Andy Serkis var. Film, ilk filmin sonunda kaçan genleri değiştirilmiş Caesar’ın isyanını ve topladığı maymun ordusuyla insanlar arasındaki mücadeleyi anlatacak.


10) “Jupiter Ascending”: En son Alman sinemacı Tom Tykwer ile “Cloud Atlas”ta beraber çalışan Wachowski Kardeşler, “The Matrix” ve “Speed Racer”ın ardından yine bol efektli bir filmle karşımızdalar. Kardeşlerin bilim-kurgu evreninde seyre devam ettiğini gösteren yapımın fragmanı ne yazık ki çok fazla şey vaat etmiyor, ama oyuncu kadrosu gayet iyi: Mila Kunis, Channing Tatum, Sean Bean (Bakalım bu kez ölecek mi) ve yönetmen Terry Gilliam


9) “Nebraska”: En İyi Film dahil 6 dalda Oskar adayı olan ve başroldeki Bruce Dern’e de bir adaylık getiren siyah-beyaz yapım, üç yıl önce “The Descendants” adlı drama ile hak ettiği En İyi Senaryo Oskarı’nı kazanan Alexander Payne’in yeni işi. Payne bu kez senaryoya bulaşmamış, fakat film bu  haliyle bile yeterince ilgi çekici görünüyor.


8) “Sin City: A Dame to Kill For”: Gösterimi bu yıla ertelenen Frank Miller/Robert Rodriguez filmi, ilk filmdeki kadronun çoğunu toplamış. Eldeki malzeme, yani çizgi roman sağlam, o nedenle ilk filmdeki fevkalade atmosferin tekrar perdeye yansıyacağını umuyorum. Frank Miller ve Robert Rodriguez’in sonrasındaki işleri (“The Spirit”, “Machete”, “Machete Kills” ve Rodriguez’in nedense çekmekten bıkmadığı “Spy Kids”) genel olarak rezil olsa da, film merakla bekleniyor. 


7) “X-Men Days of Future Past”: Geçen ay yayınlanan fragmanı resmen hayal kırıklığı olsa da, Bryan Singer’ın hayranları kızdıran “Superman Returns” ve gereksiz “Jack the Giant Slayer”dan sonra ilk göz ağrısına dönmesi, üstelik sağlam bir kadroyla dönmesi heyecanlanmak için yeterli bir sebep. Film muhtemelen yine bir “The Wolverine Show” olacak (Anna Paquin’in sahneleri ise salakça bir bahaneyle filmden çıkarıldı), ama Magnetolar’ın (Ian McKellen ve Michael Fassbender), Charles Xavierlar’ın (Patrick Stewart ve James McAvoy) ve Mystique’in (Jennifer Lawrence) bazı yerlerde rol çalacağı kesin.


6) “The Amazing Spider-Man 2”: İlk filmi hayal kırıklığına uğratmayan yeni Örümcek-Adam macerasında, Peter Parker (role çok yakışan Andrew Garfield) hem ailesi ve geçmişiyle ilgili yeni sırları açığa çıkaracak, hem de bir yandan Gwen Stacy (role çok yakışan Emma Stone) ile ilişkisini sürdürmeye çalışırken bir yandan şehre terör estirmeye yemin etmiş Electro (Jamie Foxx) ve Rhino (Paul Giamatti) ile karşı karşıya gelecek. Mark Webb’in geçtiğimiz ay görücüye çıkardığı fragman beklenenden çok daha iyi, o nedenle ilgi çekiyor. Bir de, müzikleri ilk filmde hevesi kursakta bırakan James Horner’ın elinden değil, çalışkanlığıyla şaşırtan Hans Zimmer tarafından bestelenecekmiş. Bu da başka bir artı. 


5) “Kış Uykusu”: “Bir Zamanlar Anadolu’da” ile yine mest edip yine gururlandıran Nuri Bilge Ceylan’ın yeni filminde, Demet Akbağ, Haluk Bilginer ve Melisa Sözen’i izleyeceğiz. Çekimleri Kapadokya ve İstanbul’da yapılan filmin bu seneki Cannes Film Festivali’nde gösterilmesi ve “Bir Zamanlar Anadolu’da” gibi ödül kapması ihtimali ise epey yüksek. Ceylan bu film için Eurimages’den 450.000 Euro, Kültür Bakanlığı’ndan 750.000 Lira destek almış.


4) “The Grand Budapest Hotel”: Yönetmen Wes Anderson, yıldızlar geçidini andıran yeni kadrosuyla, yazıp yönettiği bu son filminde de kendisinin alametifarikası haline gelmiş birçok şeyi daha fragmandan göz kırparak bize belli ediyor: Mükemmel bir sanat yönetiminde kullanılmış renkler, diyaloglar, harika bir görüntü yönetimi ve müzikler. Eleştirmen ve seyircilerin bağrına bastığı “Moonrise Kingdom”dan Edward Norton, Tilda Swinton, Jason Schwartzman ve (tabii ki) Bill Murray kadroda; yapımda ayrıca Ralph Fienness, Tom Wilkinson, Jude Law, Saoirse Ronan ve Adrien Brody’yi izleme şansına erişeceğiz. 


3) “How to Train Your Dragon 2”: Şahane ilk filmin ardından devam filminin geleceği duyurulduğunda burun kıvırmıştım kıvırmasına, ama Hiccup (Jay Baruchel) ve pek sevimli Toothless’ımızın maharetlerini sergilediği ve yeni icatlarını tanıttığı video tekrar heyecanlanmak için yeterli oldu bile. İlk filmi Chris Sanders ile yöneten Dean DeBlois bu kez yükü tek başına taşıyacak gibi görünse de kadronun kalanı yine aynı; filmin de önceki film kadar keyifli bir seyirlik olmaması için şimdilik bir sebep yok gibi görünüyor.


2) “Gone Girl”: “The Girl With the Dragon Tattoo”nun yeniden çevrimiyle eleştirmenlerden iyi notlar alan David Fincher’ın yeni filminde, pek sevgili Neil Patrick Harris, en son “The World’s End” adlı eğlenceli komedide izlediğimiz, bir zamanların Bond kızı Rosamund Pike ve (maalesef) Ben Affleck rol alıyor. Gillian Flynn’in aynı adlı romanından uyarlanan filmde, beş yıllık evliliğin ardından eşi Amy’yi ‘kaybeden’ Nick’in öyküsünü izleyeceğiz. Polisiye konusunda rüştünü çoktan ispat etmiş olan Fincher’ın iyi bir uyarlama ortaya koyacağını tahmin etmek zor değil. 


1) “The Hobbit: There and Back Again”: Peter Jackson’ın epik üçlemesinin son ayağı, bize meyus Smaug’un saldırısını, Bard’ın kahramanlıklarını, Dol Guldur’daki hadiseleri ve nihayetinde 5 Ordular Savaşı’nı izletecek. İkinci film “The Hobbit: The Desolation of Smaug” selefinden bir nebze daha iyiydi, o nedenle Jackson’ın üçüncü filmi için iyi hazırlanıyor olacağını tahmin ediyor ve umuyorum.