Joanne Kathleen Rowling, Harry Potter serisini yazmaya
başladığında bir öğretmendi ve günün birinde İngiltere’nin sayılı zenginleriyle
birlikte anılacağını, yazdığı kitapların milyonlara ulaşacağını ve kelimenin
tam anlamıyla ‘efsane’ mertebesine erişeceğini muhtemelen tahmin etmemişti. 31
Temmuz 1965 yılında doğan İngiliz yazar, fikri Londra’ya giden bir trende
aklına gelen Harry Potter ile yadsınamayacak bir başarıya imza attı: Kitaplar
400 milyondan fazla sattı, onlarca ödülün sahibi oldu, ayrıca uyarlandıkları
filmler milyonlarca dolar hasılat elde etti.
Bu yazımızda, yazarın kişisel hayatı ve Harry Potter hakkında
birkaç bilgi paylaşacağız:
- Çocukluğundan beri öykü yazan 1965 doğumlu Joanne Rowling,
evinin yakınındaki ormandan ve mezarlıktan epey etkilenmiş. Çok sevdiği, hatta ona esin kaynağı olan ormanda
sık sık yürüyüşe çıkıyormuş ve Hogwarts’ta en sevdiği mekan da Yasak Orman’mış.
- Kendisi muhtemelen bir agnostik, ancak Tanrı’nın var
olduğuna dair inancı ağır basıyor. Çocukluğunda ailesinden kilise ziyaretine en
sık giden oymuş; ayrıca kız kardeşi Di ile kilisede temizlik işlerine yardım edip birer
Sterlin kazanıyorlarmış. Yazar kitapta pek sevilmeyen bir karakterin ismini de kilisede ismini yazdıran kişilerden birini feyz alarak verdiğini belirtiyor.
- Ailesi onun erkek olmasını umuyormuş, hatta adını bile
belirlemişler: Simon John. Kız kardeşi Di dünyaya geldiğinde ikisine de bir
örnek kıyafetler giydirmişler; tek fark Di’ın kıyafetlerinin pembe, Joanne’inkilerin
mavi olmasıymış.
- Annesi 1990 yılında hayata gözlerini yummuş.
Babasıyla da küçüklüğünden beri hiç anlaşamazmış. Joanne, “Büyüdükçe onun
gözüne girme ve onayını alma çabamın yersiz olduğunun farkına vardım” diyor bu
konuda. Zaten birkaç yıldır da babasıyla görüşmüyormuş. Harry Potter
serisindeki ‘ideal baba’ figürleri (Albus Dumbledore, Sirius Black, Rubeus
Hagrid, Remus Lupin…) bu anlaşmazlığın sonucunda yaratılmış figürler.
- Annesi ölmeden önce kitabı yazmaya başlayan Joanne,
annesinin vefatının kitabın konusuna değil, içeriğine etkisinin daha büyük
olduğunu belirtiyor.
- 1992’de İngilizce öğretmeni olarak Portekiz’e taşınan
Joanne, orada Jorge Arantes isimli bir muhabirle evlenmiş ve ilk çocuğu Jessica
dünyaya gelmiş. Fakat 2 yıl süren evlilik 1995’teki boşanmayla noktalanmış ve
Joanne depresyona girmiş. Anne-kız, bir süre devletin desteğiyle yaşamış ve
Joanne her sabah Jessica’nın yaşadığını kontrol edip şükretmiş (Ruh Emiciler de
bu depresyon sırasında yaratılmış karakterler).
- Harry Potter serisinin yayınevi Bloomsbury, kitapların hedef
kitlesinin (Daha çok erkek çocukları) bir kadın yazar tarafından yazılmış bir
kitabı okumak istemeyebileceğini düşünerek Joanne’e ismini kullanmamasını
söylemiş. Joanne de ikinci bir isme sahip olmadığı için büyükannesi
Kathleen’in ismini alıp isimlerin baş harflerini kullanmış.
- Kitap kurdu Hermione Granger karakteri, Joanne’in kendi
gençliğinden esinlenerek yarattığı bir karakter; Ron Weasley ise gençliğindeki
yakın arkadaşı Sean Harris’i baz alarak yarattığı bir karaktermiş. Hatta Sean
Harris’in turkuaz renginde bir Ford Anglia’sı dahi varmış.
- Joanne, bir röportajda “Harry Potter and the Deathly
Hallows”dan sonra karakterlere neler olduğunu şöyle açıklıyor: “Charlie’nin
akıbeti belli değil, belki evlendi ve çocuğu oldu…” Bu noktada kendisine “Yoksa
Charlie eşcinsel mi?” diye sorulduğunda “Dumbledore eşcinsel; bunu bir
keresinde bir hayranıma söylediğimde neredeyse bana tokat atacaktı!” diyor ve
devam ediyor: “Charlie ise eşcinsel değil, o yalnızca ejderhaları kadınlardan
daha çok seviyor…” Diğer karakterler içinse “Percy, Audrey adlı bir kadınla
evleniyor ve iki çocukları oluyor: Molly ve Lucy…”, “George, Fred’in eski kız
arkadaşı Angelina Johnson ile evleniyor ama mutlu bir hayat süremiyor…”, “Luna
Lovegood, Rolf Scamander adındaki bir adamla evleniyor ve ikiz oğulları oluyor,
Lorcan ve Lysander, ve Luna ile kocası dünyayı dolaşıp garip hayvanlar aramaya
çıkıyorlar…”, “Ron ile Hermione, Harry ile Ginny evleniyor…”. Ardından
kendisine “Bunlardan bile başka bir hikaye çıkabilir!” yorumuna düşünceli bir
sesle “Evet…” dedikten sonra keskin bir dönüş yapıyor ve “Hayır, hayır, hayır…”
diyor. “Artık Hogwarts ile ilgili bir şeyler yazmak istemiyorum”.
- Serinin yedinci ve son kitabı “Harry Potter and the Deathly
Hallows”, 21 Temmuz 2007’de satışa sunuldu ve 24 saat içinde İngiltere’de 2.65
milyon, Amerika’da 8.3 milyon sattı.
- Yazar haftada 1500, yılda 75.000 mektup alıyor. Bunlardan
çoğu hayranlarından, bazıları ise hayır kurum ve kuruluşlarından geliyor.
Kendisi milyonlarca sterlin bağışlamış ve fakirlik duygusunu çok iyi bildiği
için asla unutamayacağını söylüyor.
- Yazdığı son kitabını (“The Casual Vacancy”) “Politik bir peri masalı” olarak
tanımlayan Joanne, acele etmek istemediğini, çünkü yazarken “Harry Potter and
the Philosopher’s Stone”dan önceki sakin dönemlerini tercih ettiğini söylüyor.
- “Neden yazıyorsun?” sorusuna verdiği cevap ise basit
olmasına rağmen çok şey açıklıyor: “Çünkü yazmayı çok seviyorum ve buna
ihtiyacım var”.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder